Cumartesi, Nisan 27, 2013
Çarşamba, Nisan 17, 2013
svdgm şylr
bana iyi gelen;
sabahın kör hali,
jön yerine gelen komik palyaço
oyunun içinden çıkan sürpriz çiçekler
git dediğimde kalman ve izinle gelmen..
yaşamın her halini denemek istemek
mutlu etmeyi bilmen.
satırlara her gün bir yenisini ekleyebileceğimi bildiğim halde
vazgeçmek zorunda kalmak.
asla sahip olunamayacak olman,
sabahın kör hali,
kirletilmemiş ilk güneş
dokunulmamış deniz.
çok yakınımda,
çok uzak olman.
özümü bndn iyi bilmen
bir kalbin, bencillikten sıyrılıp yumuşaması
bir kalbin, bencillikten sıyrılıp yumuşaması
başka birini gerçekten anlamak için dinlemek.
emrindeki kelimeler.
deli gibi kalmak isterken
deli gibi kalmak isterken
sevmek yüzünden vazgeçip gitmek,
sahip çıktığın kendin
koruduğun benliğin,
sade kendi acısını dinlemeyen
her halden anlayan insan hali,
bir teklif gibi önüme konan
hiç bilmediğim güzel yemekler,
karanlığa sessizlikle geçip
kalbimin sol yanına sukutla yerleşmen
kalmanı istemek,
gideceğini bilmek.
yasak bir inanca göbekten bağlılık
benzersiz ve cesur bir yürek
benzersiz ve cesur bir yürek
safça tembellik hakkına saygı
tutkuyla bağlı olduğun hayaller uğruna ölecek gibi olmak
yine de hiçbir şey yapmadan durabilmek
ayakkabımı bağlamak için eğilmen
tutkuyla bağlı olduğun hayaller uğruna ölecek gibi olmak
yine de hiçbir şey yapmadan durabilmek
ayakkabımı bağlamak için eğilmen
jön yerine gelen komik palyaço
oyunun içinden çıkan sürpriz çiçekler
git dediğimde kalman ve izinle gelmen..
yaşamın her halini denemek istemek
mutlu etmeyi bilmen.
satırlara her gün bir yenisini ekleyebileceğimi bildiğim halde
vazgeçmek zorunda kalmak.
asla sahip olunamayacak olman,
ve söyleyemediklerim,
sessizbulut
17 Nisan 2013
ınır-s
insan neden sınır koyar?
geçemediği yollara
olan korkusu yüzünden.
siz yine de, hala, isterseniz
acınızı
cesaret sahiplerinden
çıkartın.
sınırlarınızın -
göremediğiniz kadar açıklar-
acıklı hali
yüzünden.
onlar ki, gibi,
tıpkı bnmkiler...
sessizbulut
17 Nisan 2013
geçemediği yollara
olan korkusu yüzünden.
siz yine de, hala, isterseniz
acınızı
cesaret sahiplerinden
çıkartın.
sınırlarınızın -
göremediğiniz kadar açıklar-
acıklı hali
yüzünden.
onlar ki, gibi,
tıpkı bnmkiler...
sessizbulut
17 Nisan 2013
Basit Şiir
Yazdığım her şeyin adı, basit şiir.
Sade demek yetmedi.
Öz'üm aşağılayana derin geldi
inilmedi.
yazan değil, düşünen-im.
kelimelerle değil,
beyinle, kalple
ve yolla işim.
sessizbulut
17 Nisan 2013
Sade demek yetmedi.
Öz'üm aşağılayana derin geldi
inilmedi.
yazan değil, düşünen-im.
kelimelerle değil,
beyinle, kalple
ve yolla işim.
sessizbulut
17 Nisan 2013
Salı, Nisan 16, 2013
bugün açık arazi
yarını belirlemiyor.
biliyorum, sana başka şeyler söylendi.
her şeyi belirleyen, öteki olasılıkları da
"normal koşullar" altından çıkarıp
göz ardı edersek,
her şeyi belirleyen sensin.
bunu söylemenin bin yolu,
aktarmanın bin felsefesi var,
hiç biri tek başına, doğru da yanlış da değil.
kendin ol, terk et evini.
korkma, çık açık araziye
kaybet ve yeniden bul kendini...
dönmek dönmek dediğin...
bu kadardır belki.
özüne yolculuğu, dünyayı dönerken
keşfederliğin şu eski hikayesi.
Sidhharta'da Herman Hesse de
Buda da, Muhammed de,
İsa da, Atatürk de, Mao da
evden kaçan yaramaz çocuk da
yazdı...
bilirsin.
sessizbulut
biliyorum, sana başka şeyler söylendi.
her şeyi belirleyen, öteki olasılıkları da
"normal koşullar" altından çıkarıp
göz ardı edersek,
her şeyi belirleyen sensin.
bunu söylemenin bin yolu,
aktarmanın bin felsefesi var,
hiç biri tek başına, doğru da yanlış da değil.
kendin ol, terk et evini.
korkma, çık açık araziye
kaybet ve yeniden bul kendini...
dönmek dönmek dediğin...
bu kadardır belki.
özüne yolculuğu, dünyayı dönerken
keşfederliğin şu eski hikayesi.
Sidhharta'da Herman Hesse de
Buda da, Muhammed de,
İsa da, Atatürk de, Mao da
evden kaçan yaramaz çocuk da
yazdı...
bilirsin.
sessizbulut
Hayatının en büyük korkusu
ilkokulda
karşılaştığın ilk yatay çizgi
ve ilk A ile bir dehşet duvarına
tosladıysan...
yalnız değilsin.
garip olan
senin uzaylılığın ve korkun değil,
herkese aynı elbiseyi,
aynı hikayeyi biçen
anlamaktan aciz ve tembel
ruh usturası sistemdir.
ve biliyor musun?
kölesi olmak zorunda değiliz.
"kendimiz gibi" olabiliriz.
sakin ve iyi.
tosladıysan...
yalnız değilsin.
garip olan
senin uzaylılığın ve korkun değil,
herkese aynı elbiseyi,
aynı hikayeyi biçen
anlamaktan aciz ve tembel
ruh usturası sistemdir.
ve biliyor musun?
kölesi olmak zorunda değiliz.
"kendimiz gibi" olabiliriz.
sakin ve iyi.
sessizbulut
adamın biri
Bazı hikayeler, böyle başlıyor.
Çocukluğumdan beri, dinliyorum.
En güzel masalları dinlerken,
en iyi sahneleri, sil baştan kendim çiziyorum.
"Adamın biri..." diye başlar tüm hikayeler.
Aklım almıyor.
Adam ne, kadın ne...
Bilmiyorum.
Benim içine atıldığım
Hayat masalında, herkes ayrı bir "şey"
ve herkes ayrı bir hikaye...
Tüm öyküler, burada, "biri"
diye başlıyor...
Esasın, görüntü ile ilgisi yok
gibi..
Sessizbulut
Evrim Gürel
Çocukluğumdan beri, dinliyorum.
En güzel masalları dinlerken,
en iyi sahneleri, sil baştan kendim çiziyorum.
"Adamın biri..." diye başlar tüm hikayeler.
Aklım almıyor.
Adam ne, kadın ne...
Bilmiyorum.
Benim içine atıldığım
Hayat masalında, herkes ayrı bir "şey"
ve herkes ayrı bir hikaye...
Tüm öyküler, burada, "biri"
diye başlıyor...
Esasın, görüntü ile ilgisi yok
gibi..
Sessizbulut
Evrim Gürel
eşkenar tek-gen
Herkes biraz "gay"dir.
Ya da hepimiz gayiz.
Bazıları düşünmekten bile utanır. Bu onların meselesi.
Utanıyorlarsa üzerlerine, ön kabulü kati, tekrarı bol ödüllü , kendi özlerini reddeder, "Şt, ayıp, susl" hırkalarını çekebilirler. ben gerçekten üşürken iyiyim. Laf icabı üzgünüm (sonuçta dünyayı ben kurmadım) ama hepimiz gayiz.
Buna, insan olduğunu unuttuğunuz tüm Peygamberleriniz de dahil.
Öğrenmek, gerçek kabulü, terbiyeli bir utanmama akışı gerektirir.
Huzurlu bir kendin oluşa, o yoldan geçmeden gidilmez bilirsin!
Beni susturup, kendine tıkıştırsan da, dostum, hayatın gerçeğini kural kırbaçlarınla değiştiremezsin.
Sen vurursun, o kanar, yine yapar, söylesene kaç ceza, kaç suçu sıfırlayıp gideni geri getirdi?
En temizi, en gerçeğidir belki?
Gerçek karşısında, tarafsız ve sakin kalmak, belki de gay olmanın kendisidir.
Tanımlamak anlamsızdır. Söylemeden duramadım, bugünlerde, dünyanın noktası boldu, her şey sınıflandırılmaya başlandı yine, insanlar kamplara ayrılmaktan zevk alır oldu... ünlemi eksik gibiydi... Bir boşluğu anlamsızca doldurdum.
Neysen o'sun. Ne isem o'yum. Ne isek o'yuz.
Sistem takmıyor, balıklar hep kendini biliyor, besbelli.
Ve hepimiz de işte böyleyiz.
Gaylik, cinsel tercih değil, bir bakış açısı ve algı meselesidir.
Yani kendini cinsel eylemleri ile gay kıldığını sananlarla, "normlara" yapışıp gay olmadığını sananlara derim ki, özel bir şey sayılmaz, hepimiz biraz gayiz.
Repeat after me: "Gaylik, bir bakış açısı, bir algı ve ruh halidir".
Bir çeşit heplik ve hiçliktir.
Bazen dünyayı anlamak, tümüyle objektif olmak ve her şeyi anlamak için kapları karıştırmak gerekir. Bu yüzden, işte o anlarda, benim kadar, siz de gaysiniz.Bir çeşit heplik ve hiçliktir.
Kab ile değil, suyla ilgilidir. Cinsellikle "ilgi-siz", ruhla ilintilidir.
Çok eski hikayedir. Derviş olmak için devranı dolaşıp geçmek gerekir.
Bilenler, bilir.
Bilmeyenler de şimdi, öğrendi.
Kim olduğunu bilmek, insana huzur verir.
Hepimiz gayiz. Ve hiçbirimiz hiçbir şey olmak zorunda değiliz.
Ben bu dünyaya, senin ve sizin tüm ön yargılarınızı öldürmeye geldim.
Bu yüzden, aklının sınırlarının katiliyim.
Sessizbulut
Evrim Gürel
17 Nisan 2013
Pazartesi, Nisan 15, 2013
ilaç
herkesi iyi eden bir ilacım olsun isterdim.
iyi olmak öyle bir şey olsaydı. öyle bir iyilik hali olsaydı.
herkesi sevgi ile saracak bir battaniyem olsun isterdim.
çok isterdim.
insanlar önce ve ancak kendileri iyileşir.
ve sonra başkaları onları anlayabilir, sonra başkaları yardım edebilir.
sıralama böyle. değişmez.
aksi mümkün değil.
yine de deneyebilirsin.
kayık da, kürek de senin.
bn denedim ve öğrendim.
sessizbulut
evrim
iyi olmak öyle bir şey olsaydı. öyle bir iyilik hali olsaydı.
herkesi sevgi ile saracak bir battaniyem olsun isterdim.
çok isterdim.
insanlar önce ve ancak kendileri iyileşir.
ve sonra başkaları onları anlayabilir, sonra başkaları yardım edebilir.
sıralama böyle. değişmez.
aksi mümkün değil.
yine de deneyebilirsin.
kayık da, kürek de senin.
bn denedim ve öğrendim.
sessizbulut
evrim
stamina
zor gelirse, hayat
düşerse gök tependen aşağı
gibiyse herkes düşman
ve her yer karanlık
karnına derin ve bebeksi
bir nefes çek, ellerini
bırak beklentisiz serbest
avuç içlerin, yukarı baksın.
3 hece...
sta- mi- na.
"sakin ol, kendim"
altında büyü arama
büyülerle yok işin
gerçek, zaten
kendi algımızla
kendimize göre
çizdiğimiz bir resim değil mi?
düşünmeni, istemedim.
sırtından aksın ter,
düşsün ellerin,
nefessiz ve berbat
hissedebilirsin.
bırak, çöksün yolun
kıyısına, dizlerinin ardından
bedenin, her an dik durmak
gerektiğini sana kim söyledi?
dizlerin toprağa değsin
karnına, yeni doğmuş bir
bebek gibi, 3 nefes çek
3 hecede, "sta-mi-na"
"sakin ol, kendim"
dün iyi olan her şey,
bugün hala iyi.
sadece filmdeki görüntüler
ve hislerinin onlarla ilgili
yorumları değişti.
eğer susup, dinlersen
her şeyin aslında
acına ve isteklerine rağmen
hala yerli yerinde
olduğunu görebilirsin.
nefesin, yaşamayı bilir.
bırak şimdi de bilsin.
senin için, bir bebek gibi
hislerin en iyisini seçsin,
3 kez, karnından, söyle.
sta-mi-na.
"sakin ol, kendim"
şimdi, her koşulda
daha iyisin.
Gerçek,
hayatı aklında
ve kalbinde
nasıl taşıdığınla
ilgilidir.
ve değişebilir.
15 Nisan 2013
sessizbulut
evrim
çok acı çeken, büyük acılar yaşayan ve onlarla boğulmuşken sakin kalmayı becerebilen herkese, sevgimle.
"hayat sahip olmak değildir. hayat, sadece hayattır. hepsi o kadar".
düşerse gök tependen aşağı
gibiyse herkes düşman
ve her yer karanlık
karnına derin ve bebeksi
bir nefes çek, ellerini
bırak beklentisiz serbest
avuç içlerin, yukarı baksın.
3 hece...
sta- mi- na.
"sakin ol, kendim"
altında büyü arama
büyülerle yok işin
gerçek, zaten
kendi algımızla
kendimize göre
çizdiğimiz bir resim değil mi?
düşünmeni, istemedim.
sırtından aksın ter,
düşsün ellerin,
nefessiz ve berbat
hissedebilirsin.
bırak, çöksün yolun
kıyısına, dizlerinin ardından
bedenin, her an dik durmak
gerektiğini sana kim söyledi?
dizlerin toprağa değsin
karnına, yeni doğmuş bir
bebek gibi, 3 nefes çek
3 hecede, "sta-mi-na"
"sakin ol, kendim"
dün iyi olan her şey,
bugün hala iyi.
sadece filmdeki görüntüler
ve hislerinin onlarla ilgili
yorumları değişti.
eğer susup, dinlersen
her şeyin aslında
acına ve isteklerine rağmen
hala yerli yerinde
olduğunu görebilirsin.
nefesin, yaşamayı bilir.
bırak şimdi de bilsin.
senin için, bir bebek gibi
hislerin en iyisini seçsin,
3 kez, karnından, söyle.
sta-mi-na.
"sakin ol, kendim"
şimdi, her koşulda
daha iyisin.
Gerçek,
hayatı aklında
ve kalbinde
nasıl taşıdığınla
ilgilidir.
ve değişebilir.
15 Nisan 2013
sessizbulut
evrim
çok acı çeken, büyük acılar yaşayan ve onlarla boğulmuşken sakin kalmayı becerebilen herkese, sevgimle.
"hayat sahip olmak değildir. hayat, sadece hayattır. hepsi o kadar".
Cumartesi, Nisan 13, 2013
Çarşamba, Nisan 03, 2013
öneri
sizden değil,
kendi içlerinin yansımasından
korkar insanlar.
en küçük bir çirkinliği, güçsüzlüğü
bu yüzden kaldıramazlar.
"beni anlamıyorl"
işe yaramaz.
anlamak,
sizi güzel kılar?
sessizbulut
3 Nisan 2013
Bütün güzel arkadaşlarıma ithafen. Çoklar.
kendi içlerinin yansımasından
korkar insanlar.
en küçük bir çirkinliği, güçsüzlüğü
bu yüzden kaldıramazlar.
"beni anlamıyorl"
işe yaramaz.
anlamak,
sizi güzel kılar?
sessizbulut
3 Nisan 2013
Bütün güzel arkadaşlarıma ithafen. Çoklar.
Salı, Nisan 02, 2013
Pazartesi, Nisan 01, 2013
Aslında
Aslında karanlık da, aydınlık da yok.
Görebildiğimiz ve göremediğimiz var.
Aydınlanınca gün, kararınca gece der insan.
Sınıflarımız var, sınırla ve yargılarla oluşan.
Öteye ve beriye koyduklarımız.
Öyle demezsek bizi sevecekler,
Böyle dersek nefret edeceklerimiz...
Aslında düşman da yok.
Yargılarımız ve korkularımız var.
Aslında biz de yokuz,
içimizde, sınıflandırıp, paketlere koyan
iyi eği(l)tilmiş biri var.
sessizbulut
1 Nisan 2013
Görebildiğimiz ve göremediğimiz var.
Aydınlanınca gün, kararınca gece der insan.
Sınıflarımız var, sınırla ve yargılarla oluşan.
Öteye ve beriye koyduklarımız.
Öyle demezsek bizi sevecekler,
Böyle dersek nefret edeceklerimiz...
Aslında düşman da yok.
Yargılarımız ve korkularımız var.
Aslında biz de yokuz,
içimizde, sınıflandırıp, paketlere koyan
iyi eği(l)tilmiş biri var.
sessizbulut
1 Nisan 2013
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)