Cumartesi, Temmuz 12, 2014

kalbi söken

gittiğinde de
kalmak için zihnimde,
çaktığın vida
dilinle,
sevgi değil,
ey kalbi söken...

bir bilsen.

bilsen,
giremezdi,
araya,
hava dahil
hiçbir şey
de!


szblt

çekirge

bir çekirgeyi
ters dönmüş bir 
bardağa hapsettim.

"senin için bir fırsat bu
zıplamadan da yaşabilirsin" dedim.

yeterince inanırsam, inandırırım da belki.
milattan öncesi, sonrası
akademisi, platonu ekürisi
femme fatal'a yutturmak belki
biraz zor olabilir de...
kasıklarını öpüp kandırabilirim.

dünyada işler böyle yürümez mi?

kim, kimin için doğruyu zıplatır,
kimin için bardağında hapsederse,
dünyanın aklı, parası, gücü onun malı olmaz mı?!

bir gece, bir çekirge
bir bardağın tersinde zıplamasız
hapsedildi diye,
dünya, ters yüz olacak
değil herhalde!?

güç bende,
güç benim.
bende.
:(

szblt
12 Temmuz 2014

durumbu

seni sevdiğimi söylememiştim.
henüz, bitsin, istememiştim.


sszblt.
12 Temmuz 2014

imkânsız paradoks

bana güzel bir şeyler söyle.
içinde sadece aşk olsun.

ve bu, gerçek olsun.


sszblt.
12 Temmuz 2014

Perşembe, Temmuz 03, 2014

-a-

görmezler onlar da, tıpkı senin gibi...


-bilmiyorum kim koymuş ama bu, dünyanın üzerinde döndüğü ray.
istersin, ama, içini sana veremez başka biri.
yapabilseydi, dokunmadan, mutlu olabilirdi.
aynı rengi bile gördüğümüz kesin değil,

sen "acı içindeyiz" diyeceksin,
ben gerçeğin hüznü diyeceğim.
koyup sağ cebime bir bıçak
kandan anlamanı bekleyeceğim.

sevgiden kastın, dindirilmekse tam istediğin gibi

hiç olmayacağını, bilmelisin.
anla, istersen ve yapabiliyorsan, dayan 
olacak ve olan bu, çaresiz-

üzülme derim.


sszblt
evrm

alice


alice, tom waits

the piano has been drinking


the piano has been drinking, tom waits

if I have to go



tom waits, if I have to go way.

sebebi var


sebebi var, can bonomo

arayış

insanlar bilgiyi ararken, kendilerini bulurlar. aslında, biraz sabırlı ve zeki olsalar, yüzlerce yıl kadar, aramadan da ona ulaşırlar... 

yolun sonundaki bilginin gerçekte tek anlamı budur. bu yüzden, önemli olan enerji, arayış ve yoldur. 

sszblt
evrim

atık kelimeler

siz çok seversiniz. siz çok bilirsiniz. öyle yapmadım diye, aciz bellersiniz. öyle, yapmayı, istemedim. rollere bulayıp sorarken dünyanın en saf kalası özünü, işgüzar, isteğin benden bir yalanı, zayıflığını mı onamak?! ya yapar, ya yapmaz, insan gibi çalarsın kalbine bir zırh, oturursun. tartışma kaldırmaz dünyanın sırrı yalanla değişmez, yalana bulanmaz kim edinmek istediyse, yalanla onun hükümrânlığını ayakları kendi  çamuruna bulandı. kim derdi ki kendi ayaklarınla kanacaksın aptalların o basit oyununa. ben sustum. oyun yine de sahneye kondu. bir tiyatroydu. hani zekiydin. hani kandırılmazdın. hani akıllıydın. sana inandım. O Tanrı'dan Haklı mı? O kötülüğü kalbe karşı tutup savunduğun. sen, Tanrı'dan büyük müsün? bir Tanrı varsa, olsaydı, olsa böyle kanar mıydı? adaletsiz olana böyle arka çıkar mıydı? İki kişiyi, iki şeyi bir arada denklikle iyi tutamazsın, ben söyledim diye değil, doğrusu bu. iki kişiyi, iki şeyi bir arada denklikle iyi tutamazsın, yolda gördüm. tutabilirim dedin, yapmayanlarla ince telden dalganı geçtin. kalbini, aklını kurban verdin seni karnından çıkarana yalanla. atalar, bilgedir. bir şey istediklerinde, esenlik gibi, bu sır yüzünden, çok sevdikleri başkasından vazgeçerler. kurban etmek, gerçekte budur, böyledir. iki şeyi bir arada denklikle iyi tutamazsın, seçmelisin, bilmelisin. bu yaşa geldin, öğrenemedin. kaderin, neticelerinin sonu. biri için iyi olan, öteki için kötüdür. şimdi sen kör ve mutlu kendin için yüksüz ve huzurlu. benim için aciz ve sorumsuz. onun vicdansız yalanı, senin doğrun benim cehennemim oldu. affetmemi mi bekliyorsun, elinde bir demet özürle bile gelmiyorsun. kalbime güveniyorsun. kendini sıkıca bağlamaya çekindiğin, ayaklara top verdiğin kalbime. ne diyorsun? kendine yalan söyleyenleri gözlerimin içine alıp rahatça, üzerine göz kapaklarımı örtemiyorum. eskiden kendi ailem olsun isterdim. benim ailem. bir çocuk da isterdim bu dünyadan. bir kalp, bir sevgi. olmadığını gördük. gündüz akşama doğru, masadaki fenere ışık vuruyor. bn de her şeyi ahmakça unutmak istiyorum. biri onun gidişini soruyor, toprak altına, hasır altına. hangisini seçerdin diyor soldaki işgüzar melek. uzak kalmasını seçmiştin diyorum,  o yüzden, artık, sokak şarkıcılarının önünden geçerken kalbimi tutup, hüzünden düşmesin diye, başımı eğiyorum. görünmez gözyaşları sadece yalnızken akıtılır. yine de aptalca yaşama tutunduğumda senden daha üzgün, daha beter ve daha hastaydım. acıdın mı?  o pelerine nasıl da sıkıca tutunursunuz, yalandan, siz insanlar. bari iç yüzünde bir parça ışık olsun. kendi gerçeğinizi görün. yalnız kalmayı bilirim. o halde, yön verelim ayaklarımıza ruhun hapsedildiği zindana doğru. insanlar, en acı ihanet, ette sanırlar. ihanet ruhsuzlukla, vicdansızlıkla, kalpsizlikle olur. sen de ölme. ama bu kadar kör olma. zorla vicdanını, aklınla doğruyu kokla, iyiye park et, gerçeği bul. şimdi siz sevince, her şey girince birbirine, sırf istediğiniz gibi diye, karmaşık, böyle iyi oldu di mi? Sszblt. Evrm  (şaşkın ile okursan ritmi uyar)

tartışma kaldırmaz dünyanın sırrı

biri için iyi olan, öteki için kötüdür.

sszblt
evrm

öyle

göz 
yaşını 
tutabildiğin 
kadar
gözünde...

ancak o kdr,
ancak öyle...

yaşayabilirim.


sszblt
evrm


şaşkın





can bonomo, şaşkın

kara





can bonomo, kara

defol


can bonomo, defol.

Çarşamba, Temmuz 02, 2014

anlamanı beklemiyorum


anlamanı beklemiyorum.

-kalpleri olan 

insanlar da varmış-

-saldırmaman 
yeterli-

anlamanı beklemiyorum.

bilemezsin. 


...



I do not expect you to understand


-they said

there's people with hearts-

-not assaulting 
is enough-

I do not expect you to understand.


You cannot.



sessizbulut
evrim gürel
2 Temmuz 2014

Cumartesi, Haziran 28, 2014

Bilmiyoruz, Bilmiyorlar

İnsanlar, kızılderilileri (Amerikan Yerlilerini) severler, onlara saygı duyarlar. Burada, Türkiye Cumhuriyeti'nde ve dünyada. 

Amerikan Kızılderilileri ile Türkler arasındaki şaşırtıcı benzerliklerden bazı tarihçiler, bazı insanlar söz etmek bile istemezler. Çünkü Türkleri sevmezler.

Türkler ve Kızılderililer, neredeyse ortak bir yaşam biçimine, yaşam kültürüne sahip. Bugün bu pek çok araştırma sonucu ile kanıtlandı. Çadırlarımız, dillerimizdeki ortak kelimeler, eski inancımız (bugün Türklerin unuttukları ve utanmaya zorlandıkları şamanizm), hayata bakış açımız ve karakterimiz... neredeyse aynı.

En geriye giderken gezginlerin Asya'da şaman Türkleri gösteren fotoğrafları ile eski Amerikan yerlilerinin görüntüsü neredeyse aynı.

Ama utanç içindeyiz. Dünyanın, sevdiği ve saygı duyduğu bir kültürden kaçmamış ve onu bugüne dek saygı ile korumuş olan bir grup kızılderili, hak ettikleri saygı ile anılırken... kendini, hayata bakış açısını ve kültürünü satmış olan biz Türkler utancı belki de hak ediyoruzdur.

Kendini unutmak nasıl bir şey mi? Bunu, sizlere, kendinizi anımsamaya başladığınızda sormak isterdim. Ama yapmayacağım. Bunun için aynalar var.

Ben anımsıyorum. Unutmuşların arasında anımsıyor olmak, lanet gibi bir şeydir. Anımsadığım için aşağılanıyorum. Dalga geçiliyorum. Susturulmaya çalışılıyorum. Susmayacağım.

Çünkü ruh susmaz. Gerçek susmaz. Gerçek, bastırılmaz.

Yakında o gerçek, tüm dünyaya hakim olacak. Sizin zamanınızla ne zaman?

Hep birlikte görüp, anlayacağız.  

Çünkü zaman... Tüm diğer her şey gibi, sadece size göre... zaman.

..

En başa dönersek, "Kızılderilileri seven dostlarım, Türkleri aşağılıyor."
Onlara kızamam. Çünkü bilmiyorlar... 

Çünkü unuttuk, bilmiyoruz. 

Ben, bu dünyaya, size bunu anımsatmak için geldim. Yapacağım şey, sadece hatırlıyorum demek. Başka bir şey söylemek istemiyorum. Aranızdan tek bir taneniz bile uyuduğu o derin uykudan uyandığında, zaten gerek de kalmayacak. Çünkü iki noktadan geçen şey, doğrudur.


Umarım çabuk olur. Hep birlikte uyanır, bilir ve buluruz.

sessizbulut
29 Haziran 2014 

Pazar, Haziran 22, 2014

...

Kavgalarınız ve taraflarınız var. Ama dünya yuvarlak, bir ucunu yaktığınız her şeyin diğer ucu dönüp size dokunacak.

sessizbulut

evrim gürel
23 Haziran 2014

kalp için

işin bittiği için gitmişsin. 
gidişin, kendine...
iyi gelsin.

sessizbulut
evrim gurel
14 Haziran 2014



Hamd. Şükür. Şükran.

Dünyada en sevdiğim kişi, tanıdığım en temiz kalpli insan; kardeşim. 
Bize bağışladığın için teşekkür ederim. Hamd, şükür, şükran.  


sessizbulut

evrimgurel
23 Haziran 2014

Pazartesi, Haziran 16, 2014

I started a joke





I started a joke, bee gees

Pazar, Haziran 15, 2014

cevapsız sorular





cevapsız sorular, manga

beni benimle bırak





beni benimle bırak, manga

yalan







manga, yalan


yalan

Tanrın yalan, 
adaletin hüsran,
sevgin riyaysa

o secdeye hiç oturma.


sessizbulut
evrim gürel
15 Haziran 2014


Pazar, Haziran 08, 2014

fly to stay alive





fly to stay alive, manga

Cuma, Haziran 06, 2014

ben bir palyaçoyum





manga, ben bir palyaçoyum

Gidiyorum, kazım koyuncu





kazım koyuncu, gidiyorum.

Çamur

Bazı günler, ayakların, ruhun yere çakılı uyanırsın. Çamur gibi gelir, her şeyin ağırlığı üzerine, duygularını sömürür, ciğerlerini sıkar, göğüs kemiğini kırar gibi ağrıtır her nefes alışında. Sırtını ağır bir acıya boğar. 

Kıyısında dur, o zaman, sadece, yapabildiğin nefes alıp vermek olsun. Olsun. Sen sakince hayatın kıyısında dur. Boş ver her şeyi, unutma, her gün aynı olmaz.

Bugün acı var. Yarın, yeniden gün doğacak. 

"Ciğerlerim, göğsüm çok ağrıyor. Nefes alamıyorum. Her gün acı var. Çok acı var"

Bir gün geçecek, korkma.


sessizbulut
7 Haziran 2014

Rüya'dan

Görmüyor musun? Hayat, tam değil. Yarısı gerçek, yarısı rüya... Sır rüyanın içinde. Sırrı bulmak için senin de ikiye bölünmen gerek; aydınlığa ve karanlığa. Işığı sev ama karanlıktan da korkma, Alexia. 

Karanlığın sana anlatacakları var.  

sessizbulut
6 Haziran 2014

Bitmemiş romandan.

bavullar

İnsanlar, paketlerini taşıyamıyor. Duygu paketlerini. Duygu dolu bavullar sürüklüyor insanlar her gün... Kendilerine ait olan ve kendileri için olan her şey, o bavulların dışında... Hepsi bu ağırlıklardan oluyor. Her şey. hepsi, bu ağırlıktan. Yapışmış sanki elimize. ruhumuza...

sessizbulut

7 Haziran 2014 

uygun mahal

Bir köprü varmış, bir Tanrı yaratmış.Ona inanmaya ve güvenmeye çalışıyorum, dünyanın pisliğinde delirmemek için... Gördüğüm mucizeler var sanıyorum. Köprüden geçerken ya da uygun bir mahalde, Tengrim bana soracakmış: Dünyada ne yaptın? 

Söyleyecek fazla bir şeyim yok: "Selamla geleni selamlayıp dost bildim. Hıyarlık edene küfrettim. Bir de bana verilen aklı, kendimce kullandım" var. 

Hepsi çok uygunsuz açıklamalar.

Tanrım, sen kesin bir insan zihninden çıkmasın, ancak bir insan egosu kendine tapınılmasını ister, arar! 

Her şey çok saçma.

İnsanlar, kalp kırıklıkları, Tanrı...

"Kaptan durabilir misin? Uygun bir mahalde acilen inecek var!"

Kusucam. 

evrim gürel
sessizbulut
7 Haziran 2014

Cuma, Mayıs 30, 2014

Gezi için




Mayıs 2013'de başlayan Gezi olayları yıldönümü için.
For the anniversary of Gezi uprising in May 2013.

Çarşamba, Mayıs 14, 2014

insan

insan kalmak istersen, bahane bulmazsın. 
insan kalırsın. bir yol bulursun.

e. 
sessizbulut
3 Mayıs 2014



Salı, Mayıs 13, 2014

yağmur damlasına öğüt

buluttan düşüyorum diye
üzülme.

sen bir yağmur damlasısın.
damla olup düşmek için varsın.

kendini düşmeye
bırakmaya
alışacaksın.


evrim gürel
sessizbulut

13 Mayıs 2014

ibik ve bahar bebişleri

annemin baktığı kedi İbik ve bahar bebişleri...İbik ile olanın tarihi yanlış. Onlar 1 -2 haftalık, diğerlerini bugün çektim.





Pazartesi, Mayıs 12, 2014

Mezar taş sadet

"Oğlum *Cebra,
Söyle babana,
Küfür hakkımı istiyorum!"



Cebra, işte, bu liste:
"Yakılmak istiyorum,
Fırında değil. Gülme lan. 
Burada yer yoksa,
Taylan'da bir tapınakta.

Anla, diye söylüyorum,

Kurtar ölümü bu bedenden,
Göğü severim,
Küllerim göğe kavuşsun.

İlla bir taş isteniyorsa,

Bir mezara, kendine ağlasın
Diye kavi kalabalık,
Koysunlar bir taş,
Denizden :) 

Ama, Cebra, 

Yaşarken kafamı, midemi,
Kalbimi, ruhumu
Sikenleri,
O güzelim taşın başında 
İstemiyorum.

Sadece, kuşlar olsun *Cebra,

Penguenler ve kuşlar.
:)

Yaşarken canına okur sevdiklerinin
Modern insanlar,
Ölünce taşına taparlar! 

Bizde putperestlik yok be hoca.


Basit, inançlı bir ruhuz.

Nereden geldiğimizi biliriz.
Vakti gelince, dönüş yolunu da
İnşallah, öyle kolay buluruz.

Elimde, haritam var, biliyorsun:
İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi Râciun*"


Evrim Gürel

SessizBulut
12 Mayıs 2014

*İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi Râciun: Allah'tan geldik, yine O'na döneceğiz. 2, Bakara 15.

kuş yemi

önce herkes
akıllı.

sonra, herkes
demokrat.

ve herkes, adil.

davetkar herkes.
"en iyi burada!"

anlatıcı, herkes.
"doğrusu bu!"

verici herkes.
"bizden al, bize inan!"

yalancı herkes;
"kapının arkasında,
siyah uzun saplı bir süpürge
saklanmakta..."

sahte herkes.

lütfen birinin de,
ağzından çıkan bir selam,
yürekten olsun.

ne olur biri de,
pazarlamacı olmasın,
kalbî olsun.

lütfen, birinin de,
geliş sebebi,
"alacakları" olmasın...

ziyaret olsun.

sonra;
"dünya tepsi gibi düz olsun, sular dökülmesin,
herkes yanyana otursa da iki kıyısına ulaşılınca
aşağıya bakılır ama düşülmez olsun!"

palavranız, başta cidden
çok tatlı geliyor kulağa,
çok çekici, çok güzel oluyor.

sonra mideye fena oturuyor,
ben şimdi size
hangi dalağımdan, nasıl bir saygı duyayım BE HOCA!

Oğlum, Cebra*
söyle babana,
kirlenmeden söylenecek
saf samimi sözlerim var
edebimden susuyorum.

Cebra, söyle babana,
küfür hakkımı istiyorum!

Evrim Gürel.
SessizBulut
12 Mayıs 2014


*Cebra: Cebrail.

Pazartesi, Mayıs 05, 2014

hayatın eli

pijamayla evden çıktığımda
solda siyah, sağda beyaz çorap,

bakıp geç beni, düşüncesiz

kokuyorsan balık gibi,

bir parkın köşesine işemiş,

bakıp geçmeliyim, düşüncesiz

biri iyi, biri kötü,

biri kirli, biri pis,
biri doğru, biri yanlış değil.

hepsine dokunan 

aynı hayatın eli. 


e.

szzblt



dreams


gün

sabah oldu,
ölmediysen henüz,

yeni umutlarla yıkanabilirsin. 


e.

sszblt

when you are gone


çirkin

"beni bırak" dedi usulca,
annesine, çirkin ördek yavrusu.

"gitmek istiyorum"

daha ördekçe bir dille,
"gitmem gerek..."

"kalmak isterdim.

... ama anneciğim,
kalamam, sana hiç benzemiyorum"

"çok his var,

çok acı var,
çok kötülük var
gördüğüm şeylere
dayanamıyorum"

"gitmek istiyorum"

dedi çirkin ördek yavrusu annesine,
hikayenin aslı buydu,
kendi çirkin bir ördek,
annesi ise güzel ve akıllı bir kuğuydu...

"çok farklıyım, bana göre değil"

aslında gitmekten korkuyorum
ben de, mucizevi bir büyü ile 
güzel bir kuğuya dönüşüp
sizin gibi derede nazlı nazlı süzülmek istiyorum.

ama ben bir ördeğim anne.
yapamıyorum.

e.

sszblt
aslın hikayesi.
5 Mayıs 2014

Twister


od

henüz bilmiyorlar.
yanacaklar besbelli.
korkuyu atınca,
içlerinden,
belki verirsin
sırrı sen.

"ateşi dinle"
demişti.
merak yakıyor canımı
mesafe üşütürken
toprak, kapatıyor üstünü
su silip geçerken

"ateşi dinle" 
demişti, yaşamak için.

hava soğuk.
insanlar kör.
hazır mıyım?

çok az vaktim var.

gitmeden, bilmek
isterdim. dayanabilirse
eğer zihnim.

duyacağım gün,
gelmedi mi?

e.
sszblt
5 Mayıs 2014

öyle

bazen
insan bir şeye
tırnaklarının içindeki tüm hücrelerle
deli gibi tutunur.

neye tutunduysa
öyle deli gibi;
bir dal,
bir ağaç,
bir kaya?

bir an gelir,
artık tutunamaz olur.

düştüğümü görüyorsan,
yapabiliyorsan, tut beni,
"neden?" diye sorma.

e.
sszblt
5 Mayıs 2014


Cumartesi, Mayıs 03, 2014

Cuma, Mayıs 02, 2014

Man down


natalie



Çekim

dönüyorum. dönüyor.
durmak, yetmiyor.
hal, kendini bilmiyor. 

her şeyin tersini koyacak sofraya

artık, biliyorum.
O, böyle istiyor.

e. sessizbulut

02 Mayıs 2014

Çarşamba, Nisan 30, 2014

Change for good. İyiye evril.

Whatever we give and call, surrounds back us, our life and soul. We'd better be and wish for the good.

Yaşamın içine saldığımız, ondan istediğimiz her şey, geri dönüp, bizi ve ruhumuzu sarıyor. İyi olmakta ve iyilik istemekte yarar var. 


e.
ssszblt
30 Nisan2014

Salı, Nisan 22, 2014

Antony Perkins




Hepimiz bazen biraz deliririz, Sapık'tan bir bölüm

We all go a little mad sometimes, Psycho 

Antony Perkins (Norman Bates rolünde) ve Janet Leigh (Marion Crane rolünde)

Sanırım en sevdiğim aktör ve en çekici adam. 

Anthony Perkins





Kimseye benzemeyen adam. 28 yaşında, Cannes'da. 

İllâ



Perşembe, Mart 13, 2014

Cumartesi, Mart 01, 2014

cruel world





ben harper, welcome to the cruel world

boa sorte





vanessa da mata, boa sorte (Good Luck) ft. bn harper