Cuma, Mayıs 04, 2012

Hasta Güneş, Doktor Yeşil Yapraklar

bugün hasta güneş,
doktor yeşil yapraklar.


ama şarkılar var.
http://www.yaziliproje.com/beser/


evrim
4 Mayıs 2012

Ayşepaprika'ya - Anne Doğa -


yumuşacık ruhları ellerinde gibi suyun,
kumsal, çakıl taşı, ne bulursa deniz,
okşuyor, sabahı en erken, en tazesinde...


köpekler, geniş, yeşil bir araziden geçince,
çıplak ayakları, selamlar bilge doğurgan toprak
sonra koyunlarda sıra, işte, kent dışı basit hayat
ve akıl dışı, bir anne adı Ayşe ve 12 köpek peşinde
güneşten sonra 6 ve 30 daha, her sabah, her gün,
hep aynı saatte...


entarisi rahat kadın, saçları öyle
ruhu özgür, rüzgar saygılı, 
kolay mı 12 köpeğin, 8 kedinin, 
kuşların, arıların kalbi her daim, 
tasmasız peşinde...


küçük sarı saçlarını 5 yaşında
dalgalandırmış o ilk deli rüzgar
başka canlıları ve doğayı da 
böyle sev diye...


annesi gibi doğanın, sevgisini 
anlamaz kimse insan ya onlar her neyse. 


Şamanlar, bitkiler, yeşiller,  
hayvanlar, canlılar gökler
tanır onu, karşılar her sabah
sevgili ruhunu çalı, çırpı, börtü, böcek
gökle, denizle...


doğdu o bugün, yarın, dün
umarım uzundur çok günleri,
umarım, değişmez asla.
dilerim sağlıklı yaşar.




yoksa, köpekler, deniz,
bitkiler, kuşlar, kirpiler, 
baykuş, kediler, kardeşim, babam ve ben
ne yapar?




evrim
şaman soylu anne babamdan, şaman soylu hayvan dostu anneme, şaman dilinde.

Portakal

bugün, elimde, bir-az
mavim var ama kırmızıya çalan.
Onunki* gibi (:)) acı mavim 
kırık kırmızım... yerine
koyamam.


(Je n'ai que l'orange!)


sadece portakalım* var.


ilk sahibi öldü ve
korkuyorum başlamaktan
onunla...




evrim


* 1- Picasso'nun lafı: "Mavim yoksa, kırmızı koyarım (resme/hayata) -Quand je n'ai pas de bleu, je mets du rouge-"
    2- Şarkı "Her şey 2 portakalla başladı" Çağatay Çağalı, şarkı sözüne.

Perşembe, Mayıs 03, 2012

Tavsiye'nin şiiri


Birine garezin mi var?


                                   Bırak onu...


Kendin için yaşa.






evrim

tutul'un şiiri


tutulsun, dilin sevgiyle!


bulur bir yolunu
-merak etme-
ışık, aydınlatır.




...-şimdilik
her şey karanlık- 










evrim
3 Mayıs 2012

anlarsın'ın şiiri...








...anlarsın.






evrim.
3 Mayıs 2012

Yalan Hikayesi'nin Şiiri



2 ibne, 1 tabanca
bir genç kız,
bir kadın orospu.

"Bu kadın niye öldü?

mermiler ölmeden girmiş
bedenine, tabancaya da 
ulaşmadan önce
el ilen....
neşterle açılmış
her 3 delik de...

2 göz yaşı,
1 kalp, 
1 ölü beden.

"dürüstlük, 
incelik 
ve sevgi 
istiyormuş!"


evrim.

Tokofobi



insan bazı günlere, ölü doğar.


mort fetusun kucağında kararır
o taptaze sabah...
güneş, bahar, yeşil, 
ölü bir beyinde fazla yaşamaz.




evrim



sakince susalım



çağırmaya kalkmayalım,

sözlerimizle, kalbimizle bağlayamadığımız birini.
ve kırmayalım, hiç dilimizle, 
kalpten sevemediğimizi...

sevilmemek onun haliyse,
sevmemek suçu bizimdir.

taksimatları düzgün yapmalı.
takdisler de önemli...

kimi kutsadığını,
kimi böldüğünü
aklı bir kalbin 
hep bilmeli.
hiç biri işe yaramaz
diyorsak...

korkmayalım.
en güzeli, der hocam
beklentisizlik...

sakince susalım.


değil mi?

evrim
4 Mayıs 2012

basit olsun şiiri


ölüm basit olsun.

susunca, biri
söz gelimi.

basit olursa, her "şey"e 
kat-la-na / bilirim.


evrim
4 Mayıs 2012


basit olsun.

ölüm basit olsun.


susunca biri...
ölmüş olsun,
söz gelimi.


ya da gitmiş.


çağırmaya kalkmayalım,
sözlerimizle, kalbimizle bağlayamadığımız birini.


ve kırmayalım, hiç dilimizle, 
kalpten sevemediğimizi...


sevilmemek onun hali, 
sevmemek suçu bizimdir.


taksimatları düzgün yapmalı.
takdisler de önemli...




basit olsun hayat da,
nefes aldım, nefes verdim gibi.


ve basit olsun şiirimin dili.
bilirim, ötekiler, o eskiler, o yeniler,
o cafcaflılar, akıl süsleri olmadan
bir dizeye şiir diyemezler.


basit olsun benimki.
kendini kelime süsünde sevmeyi unutsun.
desin, kısaca, çocukça
söyleyeceğini...


çocuklar anlasın,
büyükler çözmesin
yeter, derim.




ölüm basit olursa,
her şeye katlanabilirim.


(ve şimdi bu akşamki üzüntü şiirlerinin asıl hallerini sırf meraklısı için yazıcam, notunu şiir sanmasın diye kendi)


evrim
4 Mayıs 2012

Yalan Hikayesi

2 gay, 1 tabanca
bir genç kız,
bir kadın orospu.


benzini bitmiş bir araba, 
bir ara yol...
bir de polis copu. 


Üçü sağlam,
biri ceset.
cesedin kalbi
ve ciğerleri
yalancı mermi dolu.


"Bu kadın niye öldü?


mermiler, sokulmuş,
neşterle açılan
göz yaşı deliklerinden, 
ve kalpten bedene doğru.


3 kişinin azabı,
birinin ölümü.




ne ben anlatayım,
ne sen sor.
birinin akıl oyunu,
bazılarının günlük
hayat yolu.


e.

anlarsın

biri, en zor gününde,
dalga geçer acınla ölüme,
kör olan görmez. 
maksadı bilmez.


sen, anlarsın.


birinden inceden 
yiyince fitneyi büyüyü,
o abdal kör olur.
ışık kir çözer.
sen, şaşarsın.


yüzüne bakınca,
tüm aydınlıkla kötünün
nefreti mavi boyar, 
kırmızıyı kin ve yanaklar.
anlarsın.


atıp tutarken biri,
bilmeye tüm niyetleri
görmez ya, önünde döneni 
suç onun değil dersin
yapanın, iki yüz hilesi.


susar, umut eder,
yıkılır...




...anlarsın.




evrim.
3 Mayıs 2012

tutul

tutulsun, dilin sevgiyle,
açılsın, ellerin saygıyla,
sarılsın, kalbin aşkla.


bulur bir yolunu, 
merak etme, 
ışık da, o vakit!


gelir, aydınlatır.




bırak, şimdilik
her şey olduğu gibi...


karanlık kalsın.








evrim
3 Mayıs 2012

her zaman

her zaman kötüler kazanır sanır, 
karanlıklar prensi.


yanılır...


cennet, kötü bir niyetle
dua edenler için hazırlanmamıştır.






evrim
3 Mayıs 2012 

bir dost yürek


"Yara"




iyi biri, güzel dili ve müziği...



Herkes dinlesin, Beşeroğlan...




http://www.yaziliproje.com/beser/